6 Mayıs 2018 Pazar

Hz. Yuşa Tepesi

Anadolu Kavağı ile özdeşen, dileklerin, duaların eksik olmadığı Hz. Yuşa Türbesi. Başka bir değişle Hz. Yuşa Tepesi. İstanbul' un Çamlıca Tepesi' nden sonra bilenen en yüksek tepesidir. 200m yükseklikte olduğu söylenilmektedir. İstanbul'da yaşayan hemen hemen herkesin bildiği ve ziyaret ettiği bir ibadet yeridir. 



Gün içerisinde dilek dileyen, adak adayan, hikayesini duyduktan sonra gelen, kendini burada iyi hissettiğini söyleyen insanlarla dolup taşıyor. Buraya ilk geldiğinizde elinde bir kutu şeker ve lokumla sizi karşılayan kadınlar olursa hiç şaşırmayın. Gerçekleşen dileklerini müjdeleyen kişiler onlar. 







Ziyaretçi sayısının bugünlerde daha da fazla olduğunu söylebilirim. 11 Ayın Sultanı Ramazan' ın gelmesi ile orucunu burada açan ve ibadetini gerçekleştiren kişi sayısı da oldukça fazla. Yaz aylarında Kuran kursu eğitimi de çocuklara verilmektedir.



Ziyaretinizin ilerleyen dakikalarında namazınzı camide kılabilirsiniz. Hem kadın hem erkek mescidi bulunmaktadır. Bahçesinde dilediğinizce oturup manzarı seyre dalacağınız birçok bank var.



“Şeyh Yahya Efendi’nin bir gün uyurken rüyasında birini görür. Bu kişi ona rüyasında: “Ben Yuşa Peygamberim, beni ziyaret et. Ben şu tepede yatıyorum,gel beni bul.” diye seslenir. Şeyh Yahya Efendi bu rüyayı dikkate almaz ve rüyasında gördüğü tepeye gitmez.  

Ardından ertesi gece aynı kişiyi tekrar görür ve rüyasında: “Gelmedin, yarın gel ve beni bul” der. Bunun üzerine Şeyh Yahya Efendi Hz. Yuşa’nın mezarını araştırır ve Filistin’de olduğunu öğrenir. Fakat o gece tekrar rüyasında aynı kişiyi görür ve kendisini
azarlaması üzerine gündüz uyanır ve alana gider.

Burada bir çoban ile karşılaşır ve bulunduğu sure boyunca kendisine tuhaf gelen bir şeyin olup olmadığını sorar. Çoban ise hayvanlarının tüm yeşillikte otladığını fakat işaret ettiği yere hiç basmadıklarını söyler. Bu olayın ardında Kanuni Sultan Süleyman’a giderek durumu anlatır ve hemen türbe yaptırılır.”



Hz. Yuşa peygamberin kabri yedi metredir. Bunun nedeni, mezarının (yattığı yerin) tam olarak nerede olduğunun bilinmemesidir. Herhangi bir yanlışlığa neden olmamak için böyle bir önlemin alındığı da söylenilmektedir.



Hz. Yuşa Tepesi’ ne ister arabanızla gelin isterseniz otobüs yardımı ile gelin. Her iki seçenekte sizlere sunulmakta. Özel araçların park edilebilmesi için büyük bir otopark alanı mevcut. Toplu taşıma aracı ile buraya gelirseniz beş, on dakikalık yürüyüş mesafesi var. Yemyeşil çam ağaçlarının arasından geçerken kuş sesleri sizlere eşlik edecek.



Geldiğinizi yolun başında küçük tezgahlarını kuran yaşlı, sevimli teyzeler sayesinde anlayacaksınız. Birbiri ardına sıralanmış ufak tefek dükkanları da göreceksiniz. Bu dükkanların içerisinde şekerler, lokumlar, hediyelik eşyalar, günlük taze, köy ekmeği, orman meyveleri var.





Bazı yerlerde çay içip, gözleme de yiyebilirsin. Tadı da oldukça lezzetli. Bazen birkaç tane bile yemek istediğiniz olacak. Benim tavsiyem, yolun aşağısındaki dükkanda yemeniz. Tüm malzemeyi sizin istediğiniz gibi gözünüzün önünde yapıp, yufkayı açıyor. 






Ramazan aylarında da gelen ziyaretçiler için dükkanların belirli saatlerde açık olduğunu söylebilirim.  Sadece gündüz saatlerinde değil akşam saatlerinde de buraya gelerek ibadetinizi gerçekleştirebilirsiniz.


                                                                                              Sevgiyle Kalın

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder